
Geçtiğimiz Mayıs ayında, Hollanda’da bir ilk yaşandı: Hollandalı bir yeni müzik topluluğu, genç Türk bestecilerinin eserlerinin ilk seslendirilişlerinden oluşan bir konser programı ile dinleyicilerinin huzuruna çıktı.
Amsterdam’da bulunan ünlü Nieuw Ensemble ile birlikte eşine az rastlanır bir projeye imza atan genç besteci Emre Sihan Kaleli’den, bu önemli organizasyon hakkında ayrıntılı bilgi aldım. Fakat bu bilgileri paylaşmadan önce, sizlere kısaca Emre’den bahsetmek istiyorum:
1987 Ankara doğumlu olan Emre, şu sıralarda Amsterdam Konservatuvarı’nda kompozisyon yüksek lisansını bitirmek üzere. Genç bestecinin son yıllarda Avrupa’da hatırı sayılır başarılar elde ettiğini ve Gaudeamus MuziekWeek (Hollanda), Huddersfield Contemporary Music Festival (Birlesik Krallık), Wittener Tage (Almanya) gibi Avrupa’nın önemli yeni müzik etkinliklerinde eserlerinin icra edilmiş/edilmekte olduğunu da belirtmeliyim. Aktif bestecilik yaşamının yanı sıra, Nieuw Ensemble (NE)’da sanat yönetmeni yardımcılığı görevini yürütmekte olan Emre için Turkey Tomorrow projesinin şekillenmesi ve hayata geçirilmesi büyük mutluluk sebebi olmuş.
Avrupa’nın önde gelen yeni müzik topluluklarından biri olan Nieuw Ensemble, aralarında Brian Ferneyhough, Tristan Murail, Elliott Carter, György Kurtag gibi dünyada çağdaş müzik ikonu olarak kabul edilen bestecilerle yakından çalışmış/çalışıyor olmasının yanı sıra, farklı ülkeler ve kültürlerden bestecilerle yaptığı çalışmalarla da tanınıyor. Daha önceki yıllarda Brezilya ve Çin Halk Cumhuriyeti vatandaşı genç bestecilere yönelik olarak düzenlenen yarışmaların ilham verici sonuçları, Emre’nin Türk bestecilerine yönelik benzer bir inisiyatif alma isteğiyle birleşince, ortaya Nieuw Ensemble Türk Besteciler Yarışması 2012 çıkmış. Haziran 2011’de resmi duyurulari yapılan yarışmanın, katılımcılarının eserlerini teslim edebilecekleri son tarih ise 1 Mart 2012 olarak belirlenmiş.
Yarışmaya katılan eserleri, şu an Avrupa’da çalışmaları en revaçta olan bestecilerden biri olarak gösterilen Yannis Kyriakides’in yanı sıra NE sanat direktörü Joël Bons ve ünlü Güney Koreli besteci Seung Ah-Oh’un yer aldığı uluslarası bir jüri değerlendirerek, aşağıda isimleri yer alan beş genç bestecinin eserlerinin, Hollanda’nın en prestijli salonlarında seslendirilmeye hak kazandığına kanaat getirmişler:
Mithatcan Öcal (1992) Üngüjin
Mehmet Ali Uzunselvi (1980) Babel Grupettos
Yiğit Kolat (1984) Tülbend
Emil Tan Erten (1990) Happy-Go-Lucky-Strike
Korhan Doğan (1983) Çakırcalı Efe
Projenin temel amacı, yarıştırmak ve katılan eserleri derecelendirmekten çok, genç bestecilerimizin farklı ve çeşitli eğilimlerinin, teknik ve estetik yaklaşımlarının ürünleri olan yapıtlarını bir mozaik oluşturacak biçimde aynı konser programında buluşturarak Hollanda’daki dinleyicilerin dikkatine ve beğenisine sunmak olmuş. Dolayısıyla, jürinin seçim kriterlerinin göreceli bir “iyi eser” kavramından çok, “çeşitlilik” ve “kültürel zenginlik” kavramları üzerinden şekillendiğini söyleyebiliriz.
Sonuc olarak ise; henüz 20 yaşında olan genç yetenek Mithatcan Öcal’in, kısa sürede edindiği ciddi teknik birikimin yanı sıra son derece güçlü bir hayal gücüne de sahip olduğunu gösteren eseri Ungüjin; halen Amerika’da doktora öğrenimini sürdüren Yigit Kolat’in ince bir duyarlılık ve özgün ses dünyasını yansıtan eseri Tülbend; Emil Tan Erten’in içinde birkaç serüveni birden barındıran keyifli eseri Happy-Go-Lucky-Strike; Mehmet Ali Uzunselvi’nin özenle yapılandırılmış ustalıklı işi Babel Grupettos ve Korhan Doğan’ın yazdığı “Türk Beşleri çizgisinde” diyebileceğimiz, daha geleneksel bir müzik diline sahip olan Çakırcalı Efe’nin yer aldığı bol sürprizli ve renkli bir konser programı çıkmış ortaya.
17 Mayıs’da Amsterdam’ın Muziekgebouw aan’t IJ ve 19 Mayıs’da Lahey’in Korzo Theater’ında gerçekleştirilen konserler hakkında hem genç bestecilerimiz, hem de dinleyicilerin tepkilerini sorduğumda ise şöyle konuştu Emre: “NE’in evi Amsterdam olduğu için, özellikle Muziekgebouw’daki konserde oluşan atmosferin çok özel olduğunu söyleyebilirim. Oncelikle konserin provaları aşamasında prodüksiyon ekibi, müzisyenler, şef Jussi Jaatinen ve genç Türk bestecileri inanılmaz uyumlu çalıştık. Bestecilerimiz, NE müzisyenlerinin hem üst düzey performanslarından, hem de arkadaşça tutumlarından duydukları mutluluğu defalarca dile getirdiler. Aynı şekilde şef Jussi Jaatinen ve müzisyenlerimiz de icra ettikleri eserlerin anlatım gücü, renklilik ve özgünlüklerini içtenlikle takdir ettiler. Konserde yer alan izleyicilerden, samimi olduğuna inandığımız birçok tebrik ve kutlama sözcükleri işittik.” dedi ve ekledi: “Bunun yanında, attığımız adımı yalnızca bu iki konserle de sınırla bırakmıyoruz; bu program dahilinde yer alan bir veya iki eseri seçerek Avrupa’nın en önemli yeni müzik olaylarından biri olarak kabul edilen Gaudeamus Muziek Week (2012)’de de seslendireceğiz NE olarak.”
Hollanda’ya, Türkiye’deki yeni müzik sahnelerinden yepyeni bir soluk taşıyan Nieuw Ensemble’yi tebrik ediyor, projeye ilgi gösteren ve içerisinde yer alan tüm bestecilerimizi içtenlikle kutluyorum.